islami sohbet almanya sohbet sohbet siteleri mobil sohbet
marsbahis marsbahis giriş marsbahis güncel giriş

EMİR ÇAKA BEY'DEN CUMHURBAŞKANI BAŞ DANIŞMANI OKTAY SARAL'A MANİFESTO GİBİ DESTEK!

Emir Çaka Bey Denizcilik İhtisas Üniversitesini Kalkındırma Vakfı Başkanı Ahmet Gündüz manifesto gibi yazısında çarpıcı tespitlerde bulundu.

GÜNCEL Yayın: 10 Kasım 2025 - Pazartesi - Güncelleme: 10.11.2025 01:36:00
Editör -
Okuma Süresi: 9 dk.
Google News

Emir Çaka Bey Denizcilik İhtisas Üniversitesini Kalkındırma Vakfı Başkanı Ahmet Gündüz manifesto gibi yazısında çarpıcı tespitlerde bulundu.

Gündüz destek açıklamasında şu görüşlere yer verdi;

Düzmece ve iftira ile özdeşleşmiş katrana bulaşmış haberler ile kamuoyunun gözlerine mil çekmeye çalışıp gerçekte kendi gözlerine kaoslarının mili çekilmiş olanlara tarihin ve Türk-İslam medeniyetinin  haysiyet ve şerefi için haykıran Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Oktay SARAL yalnız değildir.

Sansasyonel haber uğruna müstemlekeci düşünceleri ile şanlı geçmişin tarihine iftiranın lanetli hançeri ile acımasızca saldırıp şerefli insanların hayat fanuslarını Helene cadısı gibi musalla taşına uzatmaya çalışanlara başkaldırışın bir erdem onuru olan Cumhurbaşkanı Baş Danışmanı Oktay SARAL yalnız değildir. Sürdüregeldikleri şeytanİ tavırları ile pek çok hakikati daha baştan mahkum etmekle hakikatdışılık örneği sergileyen hayat felsefelerini hep menfaat ve hep çıkar eksenli saldırgan ve pragmatist üsluba ve harekete dayandıranlara karşın muhteşem medeniyetin maneviyatını çiğnettirmemiş Cumhurbaşkanı Baş Danışmanı Oktay SARAL yalnız değildir.

Türk-İslam medeniyet tarihinde rutubetlenmiş, güvelenmiş bir fosil olarak hatırlanıp ecdâda atılan iftiraları neticesinde nefretle anılacak "modern cellatlığa" soyunmuş olanlara başkaldırışın ışıktan onurluları yalnız değildir.

İmanın, ümidin, aşkın ve halkın içinde hak ile beraber olmanın düşüncesiyle bir mübarek ışık dağı olan şanlı mazi kovanında ki sırları anlamış, bir yemyeşil çama benzeyen  islami hassasiyetleri çiğnetmeme düşünce motifleri ile daima yeşil daima taze kalabilmeyi bilmiş, bir ulu çınar gibi Türk Tarihinin, mazinin köklerinde yuvalanan kimliğinin öz sıvısını hayatı pahasına korumaya azmetmiş bu ülkenin gerçek kahramanları yalnız değildir.

Tarih boyunca 16 İmparatorluk,38 Devlet 37 Hanlık,33 Beylik, 10.Cumhuriyet,

4.Atabeylik

Tarihte başka örneği olmayacak şekilde 138 devlet kurmuş binlerce yıllık Türk tarihini görmezden gelip 2025'in Kasım ayında Türklüğümüzü bilmiyorduk bize hatırlattılar gibi bir ifade ancak söyleyenin cehaletini bizlere hatırlatmaktan, şartlanmış dimağların, bedeninin çıkmazlarına yenik düşmüş ruhların, kendi kaoslarının çıkmazlarını millet ruhuna düşmanlıkla arayanların bahtsızlığını hatırlatmaktan öteye gidemez.

Peygamber efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa(S.A.V) dünyaya geldiği 571 yıllarının dönemi aynı zamanda Türk milletinin ilk defa Türk adıyla Göktürk imparatorluğu şeklinde, tarih sahnesinde yerini aldığı bir dönemi teşkil etmekte olduğu bilinmekteyken,

Dünya tarihini değiştirmiş en büyük Türk hükümdarı Büyük Hun imparatoru Mete Han'ın

Kara Kuvvetlerinin tahta çıkış tarihi olan M. Ö 209 yılı Kara Kuvvetlerimizin de kuruluş tarihi olarak, kabul edilmişken yine Macar Tarih Bilgini Péter Váczy ise Avrupa'da Hunlar adlı makalesinde Antropoloji, Latin yazarlarını destekliyor; Hunlar Türktüler. Ama Türk olan sadece dış görünüşleri değildi, dilleri de Türk idi tanımlamasını yaparken dünyanın Türk'ü unutmadığı gibi Türk beldelerinde yaşayan Türk'lerinde Türklüklerini unutmadığı apaçık bir hakikatken,

Katledilmeseydi Fatih Sultan Mehmet'ten 350 yıl önce Doğu Roma yani Bizans'ı fethedip Büyük Türk Birliğini kurmak için harekete geçmiş ve Sultan ALPARSLAN'IN Malazgirt zaferinden tam on yıl sonra İzmir'i 1081 de fethederek denizlere hakim olup ilk donanmayı kurmuş bu nedenle de Deniz Kuvvetlerimizin kuruluş yılının 1081 olmasına vesile olmuş

İlk Türk amirali Emir Çaka Bey, Hızır Reis nam-ı diğer Barbaros Hayrettin Paşa, Oruç Reis dünya denizlerinde hangi milletin adını ezberleterek zafer kazanıyordu. Tüm haçlı dünyası "Türk'ler geliyor" diyerekten büyük bir korku yaşamıyorlar mıydı?

Rüzgarla giden, üç direkli, yelkenli, büyük savaş gemisi olan kalyonların tüm savaş naraları Türklük ve İslam için atılırken, şanlı geçmişimize "Türk olduklarını hatırlamıyorlardı şimdi hatırladık" mealinde olan ifadeler ile bin bir insafsızlık ile   saldırmak Anadolu'yu Türkleştiren ruha komplo kurup arkadan hançerlemek, engizisyon ruhuyla milli iradeyi, milli ruhu her türlü niteliksizlikle basite alıp nefret sunmak değil de nedir Allah aşkına!

 İçimizdeki ışığa kör bakanların Mustafa Kemal Atatürk'ün 1931 de söylediği "Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir. Yazan yapana sadık kalmazsa değişmeyen hakikat, insanlığı şaşırtacak bir hal alır." sözünün de bilinmezlikten gelmesi de koskocaman cihanın yükünü omuzlamış tarihin altın sayfalarına altın harfler ile yazılmış izzetle ölmeyi zilletle yaşama tercih etmiş tüm şanlı tarihimize tüm şehitlerimize hakaret etmek değilse nedir?

Asya Hun Devleti, tarihte bilinen ilk Türk devleti olup tüm Orta Asya'da yaşayan Türk boylarını bir araya getirerek, siyasî birliğini Türkçe konuşarak sağladığı da tüm dünyanın bildiği bir hakikatken Türk milletinin kökünün dayandığı Türk adındaki insan, insanlığın ikinci babası Hz. Nuh Aleyhisselam'ın oğlu Yâfes'in oğlu olan kişi olduğu tarihi bir hakikatken,Türk kelimesinin yazılı olarak kullanılması ilk defa MÖ 1328 yılında Çin tarihinde “Tu-Kiu” şeklinde görüldüğüde yine tüm dünyanın bildiği bir hakikateken, İlk Türkün adı Orhun Yazıtlarında (Türük) olarak geçtiği de bilinmekteyken,

Peygamber efendimizin ilk eşi tüm tarihi kayıtlarda Türk olarak bilinen Hatice bint Hüveylid iken,

Türklerin Kökeni: Kaşgarlı Mahmud'un “Divanu Lugati't-Türk” eserinde, Türklerin aslında yirmi kabileden oluştuğu ve bu kabilelerin Yafes'in soyundan geldiği her şekilde ifade edilirken,

Kütüb-i Sitte dediğimiz hadis alimlerinin bile hepsi Arap olmayan bir coğrafyadan dünyaya İslam'ı yaydıkları tarihi bir kayıtken İmam Buhari Özbek, İmam Müslim Horasan, İmam Nesai Horasan, İmam Ebu Davud Sicistan, İmam İbn Mace Kazvin, İmam Tırmizi Özbekistan'dan çıkarak dünyaya ışık verip tüm islam dünyasına Türk'ün adını ezberletmişken tüm dünya müslüman denince Türk, Türk denince akıllarına islam geliyorken İslam'a giren Türkler tefsir, hadis ve diğer alanlarda İslam'a büyük hizmetler yaptığı yine tüm tarihi kayıtlarda mevcutken

Büyük tefsirci 'Zamahşeri' Türktür.

İlk hadis alimlerinden Süleyman et-Teymi (v:1431) Türk'tür.

Büyük hadisçi: 'Abdullah bin Mübarek (v: 181)

Müsned adlı eserin sahibi Abd bin Humeyd (v: 243)

Süneni Darimi'nin müellifi İmam Darimi (v: 255)

Ebu Davud'un şerh edicisi Hattabi (v: 388)

Alaaddin Moğoltay et-Türki (v:792)

Buhari şerh edicisi, Ayni (v:855)

20 bin kişilik Osmanlı Türk ordusuyla 60 bin kişilik İngiliz ordusunu İrak'ta kuşatarak 48 bin İngiliz askerini öldürmüş, 12 bin İngiliz askerinide esir almış savaş dahisi 6.Ordu komutanı Osmanlı Türk komutanı Halil Kut Paşa'nın tüm müstemlekecilere Türk adını ezberlettiği de bilinen bir hakikatken tüm tarihi gerçekleri bilmezden gelinmesi hiçbir ahlaki kriter ile bağdaşması mümkün olmamakta.

Halbuki tevazu bir müminin ahlakının bel kemiği olmalıdır. Yüce Allah şöyle buyurur: "Yeryüzünde böbürlenerek yürüme, çünkü sen ne yeri yarabilirsin, ne de boyca dağlara ulaşabilirsin" (İsra, 37) Yüce Allah büyüklenenleri sevmez (Nahl, 23).

Yine Orta çağ Avrupa'sında kadınlar, kurulan engizisyon mahkemelerinde cadı olarak suçlanıp, çeşitli işkencelere maruz kalırken ve en acısı da yakılırken, kadınların duygusal varlıklar olmaları onların ikinci hatta dördüncü sınıf olarak görülmelerine neden olurken, Avrupa'nın aydınlanma denilen sürecinde adeta bir "Kadın Soykırımı yaşanırken, Osmanlı Türk coğrafyasında kadınlar, keyfi bir özellik algısı ile değil, erdemleri sayesinde önemli bir yer edinmiş oldukları da tarihi bir hakikatken kadınların Osmanlı Türk beldesinde esir pazarlarında satılığa çıkartıldığı tüm Osmanlı-Türk medeniyetini bununla ilişkilendirme algısının yayılma çabası nasıl bir zihniyet çukurudur?

 Akıl mantık ve hasbilik içinde vatan millet ve nesle hizmet adına gerekli performansı göstermesi gerekenler niçin binlerce yıllık Türk tarihinin sanki yeni başladığı gibi hiçbir ilme ve bilme uymayacak telafisi zor arızalara sebebiyet verirler bunu da anlayabilmiş değiliz.

 Vatan ve millet adına beraber hareket edebileceği sahayı daraltmak yerine genişletmek, şanlı maziye saygı duymak ve millete ait olan değerler hazinesini omuzlarda taşımak bu kadar zor olmasa gerek.

#
Ek Fotoğraflar
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.